Primark'ta Sarsıcı Yönetim Değişikliği
Dünyanın önde gelen hızlı moda perakendecilerinden Primark’ın CEO’su Paul Marchant, beklenmedik bir şekilde koltuğunu bırakmak zorunda kaldı. Marchant’ın sosyal bir ortamda sergilediği davranışlar, şirketin ana hissedarı olan Associated British Foods (ABF) tarafından incelemeye alındı. Şirketin iç düzenlemelerine göre, çalışanlar arasında karşılıklı saygı, kapsayıcılık ve güvenlik ön planda tutuluyor. Ancak ismi açıklanmayan bir kadın tarafından Marchant’ın tutumuna dair yapılan şikayet, üst yönetimi harekete geçirdi.
İddialar, tek bir toplantıda ya da anlık bir olayda yaşananlarda yoğunlaştı. Şirketin bağımsız bir dış denetçiyle yürüttüğü inceleme sonrası Marchant, “Hatalı bir değerlendirme yaptım” diyerek davranışlarının Primark’ın ve ABF’nin beklediği yüksek standartların altında kaldığını kabul etti. Olaydan etkilenen kadına, yönetime ve tüm çalışanlara özür mektubu gönderdi.
Pazar ve Çalışanlarda Güven Endişesi, Hızlı Yönetim Rotasyonu
Bu tür üst düzey skandallar, sadece şirket kültürünü değil, aynı zamanda finansal piyasaları da doğrudan etkiliyor. ABF hisseleri bu gelişmenin ardından %4,9 değer kaybetti. Yatırımcılarda yönetim istikrarı endişesi baş gösterdi.
ABF CEO’su George Weston, şirketin uzun vadeli başarısının temelinde yüksek etik değerlerin olduğunu vurguladı. “Herkese saygının esas olduğu, güvenli bir çalışma ortamı yaratmayı önemsiyoruz” diyerek, iç standartlardan taviz vermeyeceklerini açıkladı. Ayrıca şirket, ismi açıklanmayan kadın çalışanı destekleyeceklerini ve onun yanında olacaklarını belirtti.
- 451 mağazası bulunan Primark, şu anda 17 ülkede faaliyet gösteriyor.
- Paul Marchant’ın istifası sonrası geçici CEO koltuğu ABF’nin finans direktörü Eoin Tonge’a devredildi.
- Joana Edwards ise ABF’nin yeni geçici finans direktörü olarak atandı.
Perde arkasında konuşulanlara göre, şirket böyle krizlerde hızlı adım atarak hem halkla ilişkiler hem de çalışan motivasyonunu korumayı amaçlıyor. Özellikle perakende devlerinde, yönetim kadrosunda yaşanan ani değişiklikler çalışanlar arasında güvensizlik yaratabiliyor. Ancak Primark, olayın üstünü kapatmak yerine şeffaf bir süreç işleterek farklı bir yol izlediğini gösterdi.
Primark’ta yaşanan bu gelişme, günümüz perakende devlerinde etik anlayış ve liderlik arasında ne kadar ince bir çizgi olduğuna dair çarpıcı bir örnek sunuyor. Yönetim kriziyle birlikte primark hissesinin piyasadaki performansı ve şirket içi moral yakından takip ediliyor.
Bir yorum Yaz